www.golbasiocak.hareketforum.com
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

YILDIRIM BEYAZIT

Aşağa gitmek

YILDIRIM BEYAZIT Empty YILDIRIM BEYAZIT

Mesaj tarafından KÖKBÖRİ Ptsi Mart 02, 2009 1:19 am

Büyük cesareti ile ün yapan vesavaşlardaki benzersiz sürati yüzünden Yıldırım unvanını alan OsmanlıPadişahıdır. 1360 yılında Bursa'da doğdu. Babası Murat Hüdavendigâr'ın şehitdüşmesi üzerine Kosova zaferinin kazanıldığı savaş meydanında padişah oldu.İstanbul'u kuşatıp Anadolu hisarını yaptırdı. Ankara civarında Timur ileyaptığı savaşı kaybederek esir düştü. 4 Mart 1403 günü Akşehir'de kahrındanöldü. Türbesi Bursa'dadır.
Savaşalanlarında gösterdiği benzersiz sürat yüzünden, ona daha şehzadeliği sırasındaYıldırım adı verilmişti. Osmanlı hanedânı içinde onun gibi hızlı at süren birpadişah daha yoktu. Büyük cengâver Murat Hüdavendigâr'ın yanında yetişmiş,onunla birlikte katıldığı savaşlarda büyük kahramanlıklar göstermişti.
Nitekim Kosova Meydan Savaşı'nda da kumandaettiği birliklerin başında gösterdiği büyük kahramanlıklar ve üstün biridarecilik gücüyle zaferin meydana gelmesinde pek önemli rol oynamıştı. BabasıMurat Hüdavendigâr'ın yaralı bir Sırplı tarafından hançerle vurulup şehitedilmesiyle, savaş meydanında padişah olmuştu.
Padişaholduktan sonra, bir rivayete göre babasının vasiyeti üzerine, bir rivayete göre deetrafındakilerin teşvikiyle, babasının ölümünden haberi olmayan ve askertarafından çok sevilen kardeşi Yakup Çelebi'yi çadırına çağırtarak oradaboğduran Yıldırım Beyazıt, Osmanlı sülâlesinde kardeş katlini başlatan ilkhükümdar oldu.

Yıldırım,Kosova zaferi ile Balkan yarımadası üzerindeki Türk egemenliğinisağlamlaştırdıktan sonra, gözlerini İstanbul'a çevirdi. Karadeniz Boğazı'nınAnadolu yakasını ele geçirdikten sonra, Anadolu Türk birliğini kurdu. Boğazüzerindeki ilk Türk kalesi olan Anadoluhisarı'nı yaptırdı. Sonra İstanbul'unmuhasarasına girişti. Bu muhasara sekiz ay sürdü Bizans'ın Türkler eline geçmeküzere olduğunu gören Hıristiyan âlemi, yeni bir Haçlı Seferi için ayaklandı.Kuvvetli bir ordu meydana getirilerek Tuna boyuna ilerleyen Haçlılar, Türklerinelindeki en önemli sınır kalesi olan Niğbolu'yu sardılar.

Niğbolu'nunsayıca pek kalabalık olan bir düşman ordusu tarafından kuşatıldığını haber alanYıldırım Beyazıt, İstanbul kuşatmasını kaldırarak, büyük bir hızla Niğbolu'yakoştu. Doğan Bey'in kumandasındaki Niğbolu kalesi kahramanca dayanmaktaydı.Cesaretiyle ün yapan Yıldırım Beyazıt, 23 Eylül 1396 tarihinde bir Macar sipahisikıyafetine bürünüp gecenin geç vakti düşman hatlarını tek başına geçerek kalekapısının önüne geldi:

–Bre Doğan, bre Doğan!.. diye seslendi. Doğan Bey bunu önce bir düşman hilesisanmış, fakat padişahın sesini tanımıştı. Heyecanla burca koştuğu zaman, geceninkaranlığına rağmen surun dibindeki o emsalsiz kır atı gördü. Yıldırım:

–Hâlin nicedir, bre Doğan?, diye soruyordu.

–Düşman karadan ve nehirden kaleyi tazyik eder, fakat surlar sağlam, erzak boldur.Mâdem ki saadetlü padişahım da yetişmiştir, ne ihtimaldir ki Niğbolu düşe... dediDoğan Bey. Yıldırım:

–Bir iki gün dayanasın, yetiştik biz gayri, diye seslendi.

Busesleri duyan Haçlılar kalenin önünde duran kır atlı ve Macar sipahisi kılıklıyabancının üzerine hücum edecek oldular. Ancak Yıldırım'ın yıldırım gibi gidenatına yetişemediler...

25Eylül 1396 günü Yıldırım Beyazıt, Niğbolu' yu saran o mahşerî Haçlı ordusunakarşı amansız bir hücuma geçti. Uzun sürmedi bu kanlı savaş. Yıldırım,tarihlere nam salan meşhur kıskaç plânı ile o muhteşem orduyu imhâ etti.

Haçlıordusunun başında bulunan Korkusuz Jean esir düştükten sonra:

–Yemin ediyorum ki, bir daha Türklere karşı elimi silâhıma atmam. demişti. Bunu haberalan Yıldırım Beyazıt, onu huzuruna çağırttı:

–Ettiğin yemini sana bağışlıyorum. Git. Şerefini kurtarmak için Hıristiyanlığınbütün kuvvetlerini bir daha topla ve yeniden gel. Böylelikle bana şan ve şerefimiartıracak yeni fırsatlar verirsin. diyerek kendisini serbest bıraktı.

1402yılında Doğudan büyük bir kasırga koptu.

Timurlenk,başına topladığı büyük bir oldu ile Altınordu devletini yıktıktan sonraİran’ı istila ederek Arap illerine girmişti. Timurlenk’in karşısında yalnızOsmanoğulları kalmıştı. Bunların ikisi de Müslüman Türk devleti idiler. Ne yazıkki bu cihangir Türk hükümdarı anlaşamadılar. Ahmet Celayir ile Kara Yusuf yüzündenbirbirlerine hakaret ettiler. Yıldırım’la Timurlenk’in düşmanlığı AnkaraSavaşına yol açmıştı.

İkiTürk ordusu Temmuz ayının sıcak bir gününde Çubuk Ovasında kanlı bir savaşatutuştular. Önce Yıldırım’ın sipahileri Timur ordularını iyice sarstı. FakatTimur, fillerini bunların üzerine sevk edince savaşın seyri değişti. Bu an AnadoluBeylerinin hıyaneti yüzünden Anadolu askerleri Timur tarafına geçiverdiler. Hıyanet,Yıldırım ordularını paniğe uğrattı. Feci durumu gören padişah, ordugahınıkurduğu tepeye çekilerek düşmana karşı mukavemete devam etti. Timur kuvvetleriÇataltepe’de Yıldırım’ın etrafını sardılar. Yanında ancak 300 yüz askerkalmıştı. Yıldırım, elindeki kılıç kırılınca eline bir balta geçirdi. Bubalta ile önüne geleni biçiyordu.

Sabahleyinaltın ışıklarını saçarak doğun güneş, kan renkli bir tablo gibi ÇubukOvasının mor dağları ardından batıyordu. Her tarafı lacivert bir karanlıkkaplamıştı. Yerlerde ölüler birer sarı gül gibi yatıyorlardı. Bu esnadaYıldırım, atını tepenin kuzey batısına doğru sürdü. Fakat her tarafı set setdüşman askerleri sarmıştı. Sabahtan akşama kadar harp meydanında durmadan kılıçsallayan Yıldırım’ın kolları yorulmuş, açlık ve susuzluk ise onu takatsizbırakmıştı. Yıldırım atıyla Mahmudoğlu köyü civarındaki dik ve taşlıyamacından inerken atının ayağı taşlar arasına girerek atı ile beraber yereyuvarlandı. Tam bu esnada Timur’un askerleri karşısına dikildiler. Yıldırım’ınelinde kanlı bir balta üstü başı yırtılmış, kavuğu başına geçmiş, yüzü toztoprak içinde olduğu halde bir kahramanlık tablosu meydana gelmişti. O ateşligözlerini Semerkandlı askerlere dikerek:

Haydiyapacağınızı yapınız! Diye bağırdı.

ÇağatayHanı Mahmudoğlu:

Buyurunuz...Timur-u Gürgani’nin misafirisiniz.

Yıldırımesir edilmiş, Timurlenk de otağına çekilmişti. Kumandanlarının zafer tebriklerinikabulden sonra oğlu Şahruh’la satranç oynamağa başlamıştı. Gece yarası, esiredilen Yıldırım, Timur’un otağına getirildi. Timur derhal ayağa kalkıp ona yergöstererek saygısını gösterdi. Konuşma esnasında bir aralık Timur’ungülümsediğini gören Yıldırım hiddetle bağırdı:

Allahınbedbaht kıldığı biriyle alay etmek fenadır, fena.

Timurlenkşu mukabelede bulundu:

Ben,Allah’ın bu dünyayı benim gibi bir topalla, senin gibi bir köre bıraktığınagülüyorum... Akabinde Yıldırım’a şu suali sordu:

Eğersen bizi mağlup etseydin, benim askerlerimin akıbeti ne olacaktı?

Hepsinikılıçtan geçirtirdim.

Halbukiben hayır düşündüm, Tanrı bana zaferi ihsan etti. Sen şer düşündün, Tanrınınşerrine uğradın. Onun için Cenabı Hakkın bahşettiği zaferin şükranesi olaraksize ve sizin mensuplarınıza iyilikten başka bir şey yapmayacağım. Müsterih olun!

SonraYıldırım’a bir sofra hazırlattı. Aynı sofrada beraber yoğurt yediler. Biraz sonrada oğlu Musa Çelebi’yi bulup getirdiler. Ertesi gün Timurlenk, Batı Anadolu’yadoğru ileri harekata geçti. Timur’un askerleri her tarafı yağma ediyorlardı. Hattabir gün ellerinde Kur’anları bulunan oğlancıklara atlılara saldırtarak bunlarınhepsini öldürttü. Bursa sarayına girerek hazineyi tamamen yağma ettiler.

Birmüddet sonra Timurlenk, İzmir’i almak üzere o taraflara gittiği zamanYıldırım’ı da beraberinde götürdü. İzmir zaferi üzerine Timurlenk, muhteşembir ziyafet hazırladı. Timurlenk’in bu ziyafetten maksadı Yıldırım’a bir dersvermekti. Yıldırım, Müslüman bir hükümdar olduğu halde, neden bir Hıristiyankızı ile evlenmişti? Timur buna bir türlü tahammül edemiyordu. Bu ziyafette prensesOlivera’ya sakilik ettirdi. Yıldırım, sevgilisinin sarhoşlar meclisine hizmetettiğini görünce, esirliğin en büyük acısını hissetti. Bütün tahammülüyıkılıverdi. Ayağa kalkarak Timurlenk’e hakaret dolu sözler söyledi.

Hadiseninakabinde Yıldırım, başının vurulmasını beklemeye koyuldu. Netice böyle olmadı.Ertesi gün Timur’un emriyle Akşehir’e gönderildi. Fakat Yıldırım’ın bütünyaşama arzuları kırılmıştı. İç acıları içinde kıvranmaya başladı. Mülküperişan olmuş, oğulları muharebe meydanında kaybolmuş, hazinesi yağma edilmişti.Artık o nasıl yaşayabilirdi.

Parmağındaher zaman taşıdığı bir yüzüğü çıkardı. Bu yüzüğün taşının altındakuvvetli bir zehir saklıydı. Onu yuttu ve akabinde de can verdi. Osmanoğullarının bukahraman hükümdarı kendi iradesi ile gözlerini hayata yummuştu.

Bukanlı faciadan sonra Timur, Anadolu’da durmayarak Semerkand’a döndü. Ruhunda devletkurmak cevherini taşıyan Türk milleti, derhal teşkilatlanarak devletinin varlığınısağlamaya muvaffak oldu. Osmanoğulları ismi altında 624 yıllık uzun bir egemenlikdevresi geçirdi. Fakat Timurlenk ölünce, onun kurduğu devlet kendisiyle birlikte yokoldu.
KÖKBÖRİ
KÖKBÖRİ
Site Yetkilisi
Site Yetkilisi

Erkek Mesaj Sayısı : 288
Yaş : 40
Nerden : TURAN / Gölbaşı
İş/Hobiler : (:
Kayıt tarihi : 01/03/09

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön


 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz